Page 87 - MHP Kadın Kolları Dergisi Sayı-1
P. 87

MUTLU KADIN MUTLU TÜRKİYE          87


             kalmışlardır.                              ceğim de ne olacak?’’ demiştir. Bunun üzerine Mus-
                                                        tafa Kemal Paşa Halime Kocabıyık’tan kafakağıdını
             Askeri kabiliyeti yüksek olan Makbule Hanım çatış-  istemiş ve ‘’Sen kız mısın?’’ diye sormuştur. Halime
             malarda büyük başarılar göstermiştir. Geri çekilmek   Kocabıyık’ın ‘’Evet.’’ cevabı üzerine Mustafa Kemal
             isteyen genç efeleri birçok kez cesaretlendirmiş, on-  Paşa yaverine dönüp, onun hakkındaki bilgileri not
             ların  cephede  kalıp  mücadeleye  devam  etmelerini   etmesini istemiştir.
             sağlamıştır.
                                                        Cephede olduğu süre içerisinde gösterdiği gayret-
              Bir gece karınlarını doyurmak için yaktıkları ateşin   lerle  takdir  toplayan  Halime  Kocabıyık,  9  Haziran
             düşman  tarafından  fark  edilmesi  üzerine  saldırı-  1921 tarihinde Kılkış ve Averof isimli Yunan savaş
             ya uğramışlardır. Düşmanla olan çatışmada her iki   gemilerinin İnebolu’yu bombaladığı sırada, ayağına
             tarafta kayıp vermiş, düşman birliği geri çekilmiştir.   gelen bir şarapnel parçası yüzünden sakatlanarak
             Çatışma  bittikten  sonra  efelerin  ilk  işi  Makbule’yi   ordudan  ayrılmıştır.  Ordudan  ayrılmasına  rağmen
             aramak olmuştur. Çok geçmeden onun cansız be-  asker kıyafetlerini üstünden hiç çıkarmamış, her sa-
             denini  bulmuşlardır.  Henüz  yirmi  yaşında  şahadet   bah tıraş olmaya devam etmiştir.
             şerbetini  içen  genç  mücahideyi  16  Mart  1922’de
             Koca Yayla mevkiinde gözyaşlarıyla defnetmişlerdir.   Kurtuluş Savaşı sonunda Gazi Mustafa Kemal Paşa
                                                        tarafından  Ankara`ya  çağrılan  Halime  Kocabıyık
                HALIME ÇAVUŞ                            Çankaya Köşkü’nde 15 gün misafir edilmiş, adına
             1898 yılında Kastamonu’nun Merkez ilçesine bağlı   bir  tören  düzenlenmiştir.  Törende  ona  İstiklal  Ma-
             Duruçay  köyünde  dünyaya  gelmiştir.  Milli  Müca-  dalyası  ve  “Çavuş”  rütbesi  verilmiştir.  Atatürk’ün
                                                        “Bizimle  kal,  bizim  kızımız  ol.”  demesine  rağmen
             dele’ye katılmak isteyen Halime, anne ve babasının
             ‘’kızım gitme’’ şeklindeki yalvarışlarını dinlememiş-  Halime Çavuş, “Benim geride kalan bir ailem var.”
             tir. Erkek kılığına girmiş, tıraş olmuş kimseye kadın   diyerek Çankaya Köşkü’nden ayrılmış ve Kastamo-
             olduğunu  söylemeden  Türk  askerinin  arasına  ka-  nu’ya dönmüştür. Bu olay da onun ne kadar alçak
                                                        gönüllü bir insan olduğunu göstermektedir.
             rışmıştır. Askerlere kendisini Halim olarak tanıtmış,
             sakalı çıkmamasına rağmen her sabah itina ile tıraş   Mustafa  Kemal  Paşa  tarafından  kendisine  maaş
                                                        bağlanan  Halime  Kocabıyık  hayatı  boyunca  hiç
                                                        evlenmemiş,  kardeşinin  oğlunu  evlat  edinmiştir.
                                                        Hayatının son 6 yılını evinde yatalak olarak geçiren
                                                        Halime Çavuş, 20 Şubat 1976 tarihinde vefat etmiş-
                                                        tir. Adı bugün Sakarya’nın Söğütlü ilçesine bağlı bir
                                                        anaokulunda yaşatılmaktadır.
                                                          NENE HATUN

                                                        Kahraman,  öncü,  iş  başa  düştüğü  zaman  erkek
                                                        gibi cenk eden, gözü kara, Türk kadını; Nene Hatun
                                                        1857’de Erzurum’da doğdu. Kasım 1877’de karlarla
                                                        örtünmüş  Erzurum’da  Osmanlı  -  Rus  Savaşı  tüm
                                                        can yakıcılığı ile devam ediyordu. Cephede işe yara-
                                                        yacak, tabiri caizse eli silah tutan herkes, düşmanla
                                                        cenk etmeye koşuyordu. Nene Hatun da bu güzel
                            HALİME ÇAVUŞ                yürekli vatanseverlerin arasındaydı.
                                                        9  Kasım  gecesi  Osmanlı  vatandaşı  olan  Ermeni
                                                        çeteleri, Erzurum’un Aziziye Tabyasına girmeyi ba-
             olmaya devam etmiştir. İnebolu’dan Ankara ve Sa-  şarmışlardı.  Nene  Hatun,  Aziziye  savunmasında
             karya’ya zor koşullar altında cephane taşıyan yar-  20’lerinde genç bir gelinken, ağabeyi Hasan bir gün
             dım kolunda birçok görev üstlenmiştir.
                                                        önce cepheden yaralı gelmiş ve Nene Hatun’un kol-
              Soğuk bir kış gününde İnebolu’da montunu çıkarıp   larında can vermişti. Nene Hatun üç aylık bebeğini
             cephaneliğin  üzerini  örterken  Mustafa  Kemal  Pa-  emzirdikten sonra, “Seni bana Allah verdi. Ben de
             şa’nın dikkatini çekmiştir. Mustafa Kemal Paşa ‘’Sen   ona emanet ediyorum.” diyerek küçük yaştaki oğ-
             üşümüyor musun?” diye sormuş, Halime Kocabıyık   lunu ve daha yeni doğmuş üç aylık kız çocuğunu
             da cevaben ‘’ Bey, 100 bin kişi kurtulacak, ben öle-  evde bıraktı. Birkaç saat önce kaybettiği ağabeyinin
   82   83   84   85   86   87   88   89   90   91   92