Page 9 - MHP Kadın Kolları Dergisi Sayı-1
P. 9
MUTLU KADIN MUTLU TÜRKİYE 9
yük gurur kaynağıdır. Batı’da kadının adının olmadı- Hane halkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre,
ğı bir dönemde sırasıyla kadınlarımıza önce seçme 2014’te Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus
sonra seçilme hakkının verildiği 1930, 1933 ve 1934 içerisinde kadın istihdamı % 26,5’tir.
yılları ile öncesinde gelişen olaylar iyi irdelenmelidir. İşgücüne katılma oranı ise % 30,5’tir.
Tanzimat’ın ilanıyla birlikte Osmanlı Devletindeki
idari, siyasi, eğitim ve mali alanlardaki düzenleme- Eğitim durumuna göre okuryazar olmayan kadınla-
lerin getirdiği değişimler; 1859 yılında açılan Kız rın işgücüne katılım oranı % 17,4; lise altı eğitimli ka-
Rüştiyeleri, 1870 yılında açılan Kız Sanayi Mektebi dınların %26,3; lise mezunu kadınların %32,1; mes-
ve yine aynı yıl açılan Öğretmen Okulu gibi yenilikler leki veya teknik lise mezunu kadınların %39,3 iken
5 Aralık 1934’ün gelişinde büyük katkılar sağlamış- yükseköğretim mezunu kadınların işgücüne katılım
tır. O dönem aydınlarının çabalarını görmek ve hak- oranı %72,2 oldu.
larını teslim etmek gerekir. Dönemin aydınlarının,
Osmanlı Devletinin Avrupa karşısında geri kalması Türkiye’de 2014 yılında kamusal alanda üst düzey
üzerine yazdıkları yazılarda, nüfusun büyük bir kıs- kadın yönetici oranı % 9,4 oldu.
mını oluşturan kadınların eğitimsizliğinden dem Türkiye’de kadın hâkim oranı %36,9 iken kadın pro-
vurmaları tüm dikkatleri bu alana çekmiştir. Görülür fesör oranı %28,7 oldu.
ki, o dönem kız çocuklarının okutulması, iyi terbiye
görmesi, kültür seviyelerinin yükseltilmesi gibi me- TUİK 2014 verilerine göre Türkiye’de mutlu oldu-
seleler köşe yazıları, makaleler ve romanlarda bolca ğunu beyan eden bireylerin oranı %60,4’tür. Kendi
işlenmiştir. Namık Kemal’in kadın haklarını savunan geleceklerinden umutlu olan kadınların oranı ise
yazıları, 1893’te “Kadınlara Mahsus Gazete” çıkartıl- %74,7’dir.
ması, çok kadınla evlenmenin eleştirilmesi ve niha-
yet 1917’de Aile Hukuku Kararnamesi ile kadına ev- Kadın ve Istihdam
lenme sırasında mukavele ile tek eşliliği şart koşma
hakkının tanınması azımsanamaz bir mücadelenin İstatistiklerden de göreceğiniz gibi Türkiye’de kadın-
ürünüdür. lar çalışma yaşamına yeterince katılamamaktadır-
lar. Katılsalar da kayıt dışı çalışma oranı çok yüksek
Halide Edip’in romanlarında da çok net görülür ki, oranlarda seyretmektedir. Bu durumun nedenleri
kız çocuklarının eğitimi ve kadın erkek eşitsizliği o arasında ise Türkiye’deki refah rejiminin aile mer-
dönemin kanayan yaralarındandır. Kız çocuklarının kezli bir refah rejimi olması en başat sebep olarak
eğitimi neredeyse pek çok aydının diline pelesenk sunulabilir. Öyle ki, toplumda yaşlılara ve çocuklara
olmuştur. Cumhuriyetin kurucu fikrini taşıyan Türk bakımın aile içinde ve kadın tarafından gerçekleşti-
milliyetçisi aydınlardan Ziya Gökalp’in Malta sürgü- rilmesi beklenir. Bu yüzden de 12 milyon civarında
nünde kızına yazdığı mektupta “Yeni hayat ne za- kadın tüm zamanını herhangi bir ücret almaksızın
man başlayacak? Ne zaman ki, kadınlar da erkekler ev içindeki işleri yaparak geçirmekte, herhangi bir
kadar tahsil görerek, cemiyetin idaresindeki rolleri ücret karşılığında çalışmamaktadır. Kadınların ça-
icraya başlarsa.” sözleriyle bu sorunlara ne denli lışma koşulları, aldıkları düşük ücretler, güvencesiz
önem verdiği görülmektedir. Rahatlıkla diyebiliriz çalışmaların yaygınlığı, bakım hizmetlerinin yüksek
ki, ilk dönem Türk Milliyetçilerindeki bu hassasiyet ücretlerle sunulması gibi nedenler de kadınları daha
5 Aralık sürecini hazırlamakta müthiş bir etki ya- çok çalışma hayatının dışına itmektedir. Kadının evde
ratmıştır. Bu mücadeleyi ve kazanımları iyi okumak oturmasını
Türk milleti adına önemlidir. Toplum hayatında elde Türkiye’de kadınların istihdama katılım oranı sadece isteyenlerin
edilen kazanımlar kolay elde edilmemektedir. Büyük düşük değildir, aynı zamanda düzensiz ve adaletsiz- yine kadının
bir azim ve kararlılık gerektirmektedir. dir. Düşük eğitimli ve mesleksiz kadınlar tarımda üc- hane gelirine
retsiz aile işçisi, ev hizmetlerinde sosyal güvencesiz katkı sağlama-
Istatistiklerde Türk Kadını ev hizmetlisi, imalatta kaçak işçi olarak Türkiye’de larını istemeleri
karşımıza çıkmaktadır. Bu sonuçlar pek tabi sosyal arasındaki çelişki
Türkiye’nin toplam nüfusu 2014 yılı sonu itibariyle güvenlik sisteminin kadını dışlayan yapısından kay- sosyolojik bir
77.695.904’dür. Türkiye nüfusunun % 49,8’i kadındır, naklanmaktadır. Mesela prim tutarlarının yüksekliği, olgudur. Çok net
yani ülkemizde 38.711.602 kadın vardır. prim ödeme sürelerinin uzunluğu bu dışlamanın te- görülmektedir
mel nedenlerindendir. ki kadının ge-
2014 yılında toplam kadın nüfusun %71,3’ü 18 ve leneksel yapı içe-
daha yukarı yaştadır. Batılı ülkelerde kadının emek piyasasına girişi Sa- risinde kalmasını
nayi Devrimine dayanırken Türkiye’de bu süreci isteyen toplum,
Okuryazar olmayan kadınların oranı % 9,4 iken lise 1915 Balkan Savaşlarıyla birlikte erkek işgücündeki geçim derdiyle
ve dengi mezun kadın oranı % 14,4’tür. Yüksekokul azalmanın işgücü talebini kadınlara yöneltmesine de kadının para
veya fakülte mezunu kadın oranı % 10,7’dir. dayandırabiliriz. Bu durumla birlikte artık kadınlar kazanmasını
Kadınlarda ilk evlenme yaşı 23,6 iken % 13,8’inde emek piyasasında aktif olarak yer almaya başla- kaçınılmaz bul-
gelinin yaşı damattan büyük. mışlardır. Ancak Türkiye’de kadının gerçek manada maktadır.