Page 14 - MHP Kadın Kolları Dergisi Sayı-1
P. 14

14


                                                                           Gazi Ünv. Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk
                                                  Prof. Dr. Naciye YILDIZ   Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü Öğretim Üyesi




             TÜRK DÜNYASI






             KADINLARINA











                          “Türk  Dünyası”  denildiğinde,Adriyatik’ten  Çin  De-  Türk kadınının fıtratı, dar çerçeveler içinde kalmaya
                          nizi’ne; Ural ve Altaylardan Çin ortalarına ve Akde-  değil, büyük işler başarmaya yatkındır. Günümüzün
                          niz’e  kadar  uzanan  yedi  milyon  kilometrekareden   Türk Dünyası coğrafyasına baktığımızda, her şeye
                          fazla bir alan akla gelmektedir. Bu alanda yaşayan   rağmen Türk varlığından söz edilebiliyorsa, bu ka-
                          ve kendisini bir “Türk boyu” olarak tanımlayanların   dınların sayesindedir.
                          sayısı da iki yüz milyondan fazladır.
                                                                    Geçmişe dönüp baktığımızda, Batı’ya doğru başla-
                          Dünyada hiçbir millet yoktur ki bu kadar geniş bir   yan göçler sırasında Kazak bozkırlarında kalan Kıp-
                          alana  yayılmış  olsun.  Elbette  bunun  tarihî,  coğrafi   çak  kızkardeşim,  batıya  göçen  Oğuz  delikanlısının
                          ve siyasi sebepleri vardır; ancak, bu alanın bir Türk   arkasından şöyle seslenmişti:
                          coğrafyası  hâline  gelmesini,  kadını  ve  erkeğiyle
                          ata-analarımızın  verdiği  mücadeleye  borçluyuz.   “Yüzümde güneş gülse de gece ağlayıp,
                          Eski dönemlere baktığımızda, toplumun ayakta ka-  Ben yurdunda kalmıştım sessiz.
                          labilmesi, destan kahramanı diyebileceğimiz nitelik-  Oğuz yiğit, arkana bakmadan gitmiştin,
           Eski Türklerde,   te kadın ve erkeğin birlikte, yan yana, omuz omuza   Göç ettin, gittin çok uzak.”
          ataerkil dönem-  mücadele etmesiyle gerçekleşmiştir. Boşuna değil-           ….
          de bile, kağanın   dir “Yaratılış” efsanemizde Tanrı “Kayra Han”a kâi-  Ata binip dolaşan yiğidim,
           yanında hatun   natı yaratma ilhamını “Ak Ana”nın vermesi. Boşuna   Yaban kaleyi viran eden yiğidim,
          olmadan kurul-  değildir ilk yazılı kitabelerimizde “İlbilge Hatun”un da   Başka toprakta kurt tasvirli bayrak kaldırıp,
           tay toplanmaz.  adının geçmesi. Boşuna değildir Dede Korkut kahra-  Türk şanını siper eden yiğidim!
                          manlarının kendisi yerinden kalkmadan kalkan, ken-           …
                          disi atına binmeden binen ve düşman üzerine varıp   Göç etti zaman, pençesinde külüğün,
                          baş getiren eşler aramaları… Bu kadın en az erkek   Ata yurdunu, güzel kızı unuttun.
                          kadar toplumda söz sahibi olan kadındır; evin dire-  (Canat Askarbekkızı)
                          ğidir. Bir erkeğin korumasına muhtaç olmadığı gibi,          ….
                          o da evleneceği eşi Banı Çiçekler, Gülbarçınlar gibi
                          ok atmada, at yarıştırmada ve güreş tutmada dener,   Bizler sizi unutmadık Canat! Sizler mankurtlaştırılan
                          en az kendisine denk olmasını ister. Şecere-i Terâki-  evlatlarınızı Nayman Analar olup korumaya, kurtar-
                          me’de Oğuz diyarında hüküm süren kadınlar olarak   maya çalışırken; sizler ürkünlerde  gece gündüz de-
                                                                                              1
                          adları  tarihe  geçenler  bu  kahramanlardan  sadece   meden bir menzile ulaşmaya çalışıp yokluktan, yok-
                          birkaçıdır. Eski Türklerde ataerkil dönemde bile, ka-  sulluktan, elindeki her şeyi kaybedip tükenmişlikten,
                          ğanın yanında hatun olmadan kurultay toplanmaz.   açlıktan, yorgunluktan her gün bir evladınızı, eşinizi,
                          Bu  zihniyet  kadınları  haremlik  denen  mekânlara   babanızı, ananızı, kardeşinizi toprağa verirken;sizler
                          saklayan,  hatta  hapseden  zihniyetten  çok  uzaktır.   haybatlarda   hangi  evladınızın  hayatta  kalmasının
                                                                             2
   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19