Page 12 - MHP Kadın Kolları Dergisi Sayı-3
P. 12
12 MUTLU KADIN HUZURLU TÜRKİYE 13
Merve MENEKŞE MYK Üyesi cıyla, 1 Kasım 1914’te İstanbul’da kurulmuştur. Tarihimizde Türk kadınlarının her alanda oldu-
Kadın Kolları Genel Koordinatör Yardımcısı
Güzel sanatlar okulunun müdürü ve atölye hocası
ğu gibi sanatta da varlıklarını göstermiş olmaları
ilk kadın ressamlarımızdan Mihri Müşfik Hanımdır. önemli bir unsurdur. Bugün Türk Sanatında ilk ka-
Okulun bünyesinde verilen eğitim alanları içinde dın ressamlarımız, kadın duruşunun sanattaki mih-
anatomi, sanat tarihi, estetik, perspektif ve heykel mandarları olmuşlardır.
dersleri verilmiştir. İnas Sanay-i Nefise mektebi ka-
dına eşitlik tanınan bazı hakların toplum düzenine H. Nihal Atsız’ın şu dizerinden de anlamış olduğu-
yansıması açısından Osmanlı Devleti’nin de batılı- muz gibi Türk kadını hem sanat yapmaya hemde
SANAT ve laşma hareketine örnek temsil edebilir. Kadınların sanatın örneklerinin doğuşuna ışık tutmaya devam “
yönetim hakkına sahip olduğu, eğitim alabildiği ilk
edecektir.
KADIN atılmış en güzel imzadır. sanat eserlerinden biri olan Tac-Mahal sizden biri
kadın sanat mezunlarını veren kurum olma özelliği
‘’Ey genç Türk Kızı, Türk tarihinin büyük anıtlarında
açısından tarihimizde sanat ve kadın başlığı altına
da sizin adınız, sizin ruhunuz var. Dünyanın en ince
için yaratılmadı mı?’’
İlerleyen zamanlarda Ressam Osman Hamdi
Bey’in kurucusu olduğu Sanay-i Nefise Mektebine
nakledilerek karma eğitime geçilmiştir. Her ne ka-
dar bu geçiş toplum bakış açısıyla sancılı olmuş
aynen taklit
olsa da Cumhuriyet ile birlikte tamamen son bul-
etmek akıl ve bilgi
muştur. ‘’Gördüklerini
gerektirir. Ancak
‘’Şunu bilmenizi isterim ki, sanatçıyla siyaseti kesiştiren, yollarını buluşturan ortak sanat aklında
bir payda vardır. Nitekim hem sanatçı hem de siyasetçi belki karşılaşmadıkları, ötesinde sezgisel
bir yaratımdır.’’
karşılaşamayacakları insanların hislerine ve arzularına sözcülük yapmaktadırlar.’’
LİDER DEVLET BAHÇELİ
nı bize anımsatmıyor mu? Bir örümceğin ağındaki
o düzenli tekrar, kuş yuvasındaki o harika tasarım,
suyun tepki olarak verdiği o halkaların yüzeye bı-
raktığı izler… Kronolojiye baktığımızda aslında ilk
çağlarında öncesinde sanat zaten yaratılış kavramı
Sanat kelimesi, sosyal, siyasal, beşerî hayatta gör- neticesinde doğadaki bu eşsiz eserleriyle varlığını
selin yansımış hali olarak her zaman karşımıza çı- belli etmiştir. Anadolu’dan Asya’ya gelirken ilk kazı-
kacaktır.
‘’Ey genç Türk larda çıkan Türk kültürünü günümüze taşıyan alet
Kızı, Türk tarihinin Duygu ve düşüncelerin bir olup uygulamaya geçti- ve gereçler, Türk devletlerinin gücü ve yüceliğinin
büyük anıtlarında temsilcisi olmuş tasvirlerin sembolleşmiş halleri,
“
da sizin adınız, ği, hayal gücünün geometri ile kesişip tasvirleştiği, tarihimizi süsleyen en önemli yapıtların tüm işle-
sizin ruhunuz var. beyin kurgusunun bizden çıkıpda başka düşünsel meleri hepsi görsel sanatların gizli özneleri olarak
Dünyanın en ince yolculuğa yol aldığı, yüzyıllar sonrasına baki kala- başrolü hak etmektedirler.
sanat eserlerin- cak bir bakışın genel ifadesidir sanat.
den biri olan
Tac-Mahal sizden Yaratıcı sanatın en güzel örneği kainat olduğu Ve sanatın bu tarihsel sürecine kayıtsız kalmamış
biri için yaratıl- bir devlet Osmanlı. Tarihinde hem sanat hem kadın
madı mı?’’ malumdur. Gündelik yaşantımızda her gün biz- adına ilk girişimlerden biri olan İnas Sanay-i Nefi-
lere eşsiz bir tablo gibi belki de çoğu zaman fark se Mektebi’nin kurulmasına öncülük etmiştir. Türk
edilmemiş bir bakış açısıyla fon olmuştur. Gün resim sanatına iz bırakacak olan bu okul ilk kadın-
doğumu ve gün batımı bu fon’un sanat tılsımları- ların yetişeceği güzel sanatlar eğitimi vermek ama-
Ömer ADİL - “Kızlar Atölyesi”