Page 67 - MHP Kadın Kolları Dergisi Sayı-1
P. 67
MUTLU KADIN MUTLU TÜRKİYE 67
“Ben erkek olsun kadın olsun içinizden çalışan hiç- yaparlarken toplum mühendisliğine soyunup ısla-
bir kimsenin yaptığını boşa çıkarmam. Hep birbiri- hatçı yorumları ile toplumun dizaynını savunmuş-
nizdensiniz.” 17 lardır. Bu bağlamda İslam’ı, normatif ve geleneksel
olarak ikiye ayırmışlar ve geleneğin kadına bakışı
“Mü’min erkeklerle mü’min kadınlar birbirlerinin eleştirilerek normatif yani direk, ilk kaynak olan
velileridir; onlar iyiliği emreder, kötülükten alıkorlar, Kur’an’dan ve Kur’an’a paralel anlatımlar yapan
namazı dosdoğru kılar zekâtı verirler.” Sahih Sünnet’ten mesaj verilmeye çalışılmıştır.
18
Ayetlerde de görüldüğü üzere sorumluluk ve yet- Bu ayrımdan bahisle modernist birçok düşünür
kinlik her iki cinsiyete de fark gözetilmeksizin eşitçe normatif İslam›ın kadına hak ettiği değeri verdiğini
yüklenmiştir. Erkek veya kadın ayrımı yapılmamak- ve hatta bu alanda büyük bir devrim gerçekleştirdi-
ta, aksine yaratılışın amacının farklılık değil, huku- ğini beyan etmişlerdir. 23
kullah (Allah’a ait haklar) ve ona sıkı sıkıya bağlı Kur’an’da geçen
olan hukukul ibad (Kul hakları) olduğu getirilmek- Erkek ile kadın arasında bireysellik ve insanlık ba- poligami yani
tedir. Kadın hakları da hukukul ibad içerisindedir: kımından fark yoktur, eşitsizlik ancak iş ve ödev dört kadına
bakımından olabilir; hangisinde bunlar fazlaysa kadar evliliğe
“Ey insanlar biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık. üstünlük ona yaraşmaktadır. “Muhammed İkbal, ruhsat verilmesi
Birbirinizi tanımanız için sizi milletlere ve kabilelere gerçek İslam›ın kadına gereken değeri verdiğini yorumu
ayırdık. Allah katında en değerli olanınız takvaca en fakat daha sonra adet ve geleneklerin baskısıyla tedrici olarak
üstün olanınızdır.” bu değerin örtüldüğünü söylemektedir. Bu yüzden okunmalıdır.
19
İslam›ın öğretisi ile mesela fakihlerin(fıkıhçıların) Bu sınırın
Kur’an’ın, insani eşitliğin hiç bir cinsel ayrım yapıl- kadın konusunda vardıkları sonuçlar aynı değildir. konmasında
madan insan fıtratına yerleştirildiğini ve bunun ya- Batılıların bu noktada yaptıkları tenkitler, İslam›a ait nihai amaç
ratılıştan zaten var olduğunu bildirdiğini görmek- değil, özellikle fakihlerin İslami naslara getirdikleri poligamiyi ilga
etmek ve tek
teyiz. Bunun yanında Kur’an ilke olarak kadın ve yorumlara ait bir tartışmadır.” 24 eşiliğin tesisini
erkek arasında herhangi bir fark olmadığını beyan sağlamaktır.
etmektedir: İslam kadınlarının maruz kaldığı menfi halin
müsebbibi, eski kültürlerinden kalma inanç ve
“Ey insanlar!. Sizi bir tek nefisten yaratan, o nefis- adetlerinden vazgeçememiş ve dine girerken
ten eşini var eden ve ikisinden pek çok erkek ve, zihniyetini de taşımış kişilerdir. Zihniyetin transferi
kadın meydana getiren Rabbinize hürmetsizlikten ve kamuflajı kadınları sukut ve çöküşe götüren
sakının” 20 asli sebepler arasındadır. Zihniyetler, mezhepleri
ve dolayısıyla mezhep ekollerinin fıkıh eğitim-
“Sizi bir tek nefisten yaratan ve gönlünün huzu- öğretimini de etkilediğinden bu menfi sebepler
ra kavuşacağı eşini de aynı nefisten var eden Al- nesilden nesile aktarılarak ve korunarak bugünlere
lah’tır”. ulaşabilmiştir.
21
“Ey insanlar sizi tek bir nefisten yaratan...” hitabıy- Bunlar, genel hatlarıyla şu problemler olarak sıra-
la Allah, kadın ve erkeğin aynı özden geldiğini ve lanabilir:
insanlık değeri açısından bir olduğunu beyan et-
mektedir. Kur’an bir bütün olarak insanı muhatap Eskiden kalma gelenek ve ahlakın devamını sağ-
almıştır. 22 layan oligarşik yapı ve despotizm yönetimlerine
maruz kalan kadınların menfi statüsü tartışılmış-
Bilindiği üzere İslam’ın kadın konusunu ele alışı tır. Emeviler devrinde başlayıp Abbasilerle devam
veya İslam’da kadının konumu; en çok eleştirilen eden İslam hilafetinin saltanata dönüşme süre-
ve saldırılan birinci husus olmakla birlikte, günü- ciyle beraber kendi yönetimlerini sağlama almak
müz Müslümanları da bu olumsuz bakışın haklılı- isteyenler, meşruiyetlerini kendi dinî içtihatlarına
ğını yerine getirmek için maalesef yarış halindedir. dayandırdıklarından artık içtihat kapısının kapandı-
Bu sebeple Batı’dan gelen kültürel tehdit dolayısıy- ğı fikrine, vahiyle aklın birbirine yabancılaştırılıp ça-
la İslam medeniyetini naklî ve akli delillerle savu- tıştırılmasına giden bir tarih seyri içerisinde taraftar
nan birçok düşünür, kadın meselesine eğilmek ve toplamış ve güçlenmiştir. “Teb’aya hilafet vesayeti
çözüm için fikirler üretmek durumunda kalmışlar, adına yaklaşan saltanat geleneği, aile içinde de er-
bu meselenin öneminin farkına varmışlar, bunu keğin kadına vesayeti adına dayatmacı ve buyur-